Sağlık Bilimleri Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Cevdet Erdöl, dumansız hava sahası için en çok çabayı harcayan isimlerin başında geliyor.
Erdöl yaptığı açıklamalarında sigara kullanımının yeniden yükselmeye başladığını ifade ederek sigara kullanımının yüzde 27'ye düştüğünü ancak yeniden yüzde 32'lere çıktığını ifade etti.
Meclis’te sigara yasağına karşı verilen bilinmeyen mücadelenin detaylarını ve sigara kartellerinin oyunlarını anlatan Prof. Dr. Erdöl; “Sigara her yıl 100 binden fazla insanımızı öldürüyor. Zehir zehirdir. Yerlisi, yabancısı olmaz. Nargile veya sigara yerli tütün de olsa zehirdir. Her gün 300 insanımızı bu zehirler yüzünden kaybediyoruz. Bunların içinde masum çocuklar, ana kuzusu bebekler de var. Sigara en öldürücü kitle imha silahıdır. Bu mücadele insanlık görevidir” diyor.Sigara kullanım eğrisinin yeniden yükselmeye başladığı uyarısında bulunan Erdöl’ün sorularımıza yanıtları şöyle:
Türkiye dumansız hava sahası için neden 2008’e kadar beklemek zorunda kaldı?
Tütünle mücadeleye 70 yıl gecikmeli başladık. İlk kanun teklifi 1926’da verildi ama 1991’e kadar Meclis’ten kanun teklifleri geçmedi. 1991 yılında eski bakanlardan Bülent Akarcalı’nın teklifi Mecis’ten geçti ama rahmetli Özal ticari gerekçeler nedeniyle kanun teklifini veto etti. Şahsi kanaatim o dönem ABD Devlet Başkanı George Bush, merhum Özal’ı arayarak kanunun veto edilmesini istedi. ABD’deki sigara kartellerinin Başkan Bush vasıtası ile Özal’a tesir ettiğini biliyoruz.
Gizli bir el yasaların geçmesini engellemiş olabilir mi?
‘Meclis’te gizli bir el vardı’ demek Meclis’e hakaret olur. Ancak ‘Gizli bir el yoktu, tütün kartelleri hiç çalışmadı’ demek de saflık olur. Biz 2005’e kadar kanunun alt yapısını çalıştık. Kanun teklifi 2007’de komisyondan geçip sıraya girmesine rağmen Meclis Genel Kurulu’nda görüşülmeden kadük kaldı. Nedenini bilemiyorum. Üzerinde spekülasyonlar yapılabilir. Bizim için dönüm noktası, o dönem Başbakan olan sayın Erdoğan’ın, 12 Aralık 2007’de tütünle mücadeleyi terörle mücadeleye benzeten tarihi konuşması oldu. 2007 seçimlerinden çıkar çıkmaz ilk yaptığımız, kanunu Meclis’e sunmak oldu ve 19 Temmuz 2009’da dumansız hava sahası yürürlüğe girmiş oldu. Baş kahraman sayın Erdoğan’dı.
Sigara tüketim oranları düşüyor mu?
Maalesef 2013’den sonra tütün kullanımında artış var. Tütün endüstrisinin de taktikleri oldu. Sigara kullanım oranı yüzde 27’ye düşmüştü ancak tekrar yüzde 32’lere çıkmış durumda. Uygulamada gevşeklik söz konusu. Ne yazık ki idareciler kendi insiyatifleri ile yasanın ihlalini örtbas ediyorlar. Ne yazık ki adliyede, emniyette, Meclis’te, kamu binalarında ihlaller var. Kahvehanede, vatandaş kendi oto kontrol sistemini kurmuş durumda. Üzülerek söylüyorum, bazı bakanlıklar da bile sigara içiliyor. Cumhurbaşkanımızın söylediklerini alt kademeler tam anlamıyla uygulamıyor.”
Nargile de kanunda var
Nargile kapalı alanlarda içilmeye devam ediyor?
Kanunu nargileyi de ihtiva edecek şekilde çıkardık ancak 2008’den, 2013’e kadar nargile konusu suistimal edildi. Ekipler bir nargile kafeye ceza kesmeye gittiğinde, esnaflar ‘Tütün için ceza kesebilirsiniz ancak bu tütün ihtiva etmiyor. Aromalı, elmalı, muzlu’ diyerek sudan bahanelerle kanunu delmeye ve uygulanamaz hale getirmeye çalıştı. Halbuki, nargile 1 paket sigaradan 10 kat daha fazla zehir saçıyor. Her nargilenin içeriği bilinmiyor. Nargileye uyuşturucu madde, şişesindeki suya alkol katanlar olabiliyor.
Vali ‘içsinler’ dedi
Açık alanlarda belli yerler dışında sigaranın yasak olması gerektiğini belirten Prof.Dr Erdöl, “Yan masadan zehir dumanları yükseliyor. En önemli sorun açılır, kapanır tavanlar. Çok net söylüyorum, açılır tavan da kapalı alan statüsündedir ve nargile dahil tütün ürünü içmek yasaktır. Evladımla stadyuma gidemiyorum. 6-7 yıl önce İstanbul Valisi’nin gözü önünde sigara içiliyordu. Valiye, stadyumda sigara yasak dediğimde, ‘Açık alan içsinler’ dedi. Açık da olsa yasak dediğimde, ‘içsinler’ şeklinde cevap vermişti. Allah’tan o vali görevde değil” diye konuştu.
‘Her yabancı sigara askerimize kurşun’
Elektronik sigarada zarar daha mı az?
En büyük tuzaklardan biri de elektronik sigara ürünleri. ‘Daha az zararlı’ diyenler külliyen yalan söylüyor. Elektronik sigara, sadece ambalaj şekli değişmiş zehir türevidir. Üstelik kartuşlara neler konulduğunu vatandaş bilmiyor. Geçtiğimiz yıl, elektronik sigara yasağının kalkması için bir takım kişiler Cumhurbaşkanımızı ziyaret ettiler. Cumhurbaşkanımızın olumsuz tavrı evlatlarımızın sağlığı için kazanılmış büyük bir zaferdir.
Kaçakçılar, sigara endüstrisi ile ortak mı hareket ediyor?
Kaçak sigaranın arkasında sigara endüstrisi var. Endüstri özellikle bir ülkeyi gözüne kestirdiğinde o ülkeye komşu bir ülkeye fabrika kurar. 12 Eylül öncesi Bulgaristan’daki sigara fabrikasından kaçak ürünler Türkiye’ye sokulurdu. 12 Eylül’den sonra, ‘Madem kaçak içiliyor. Serbest bırakalım, vergisini alırız’ denilerek yabancı sigaraya vize verildi. Kartellerin, Kuzey Irak’ta dağıtım üsleri veya fabrika olabilir. Üretici firmanın haberi olmadan binlerce karton sigara Türkiye’ye giremez.
Kaçakçılar ve terör örgütlerinin ilişkisi var mı?
Her içilen yabancı sigara, Afrin’de, Cerablus’ta, Güneydoğu’da askerimize kurşun olarak geri dönüyor. ABD, terör örgütü PYD’ye binlerce tır silah gönderdi. Bu silahların paraları bizim insanımızın içtiği yabancı sigaradan kazanılıyor. Kaçakçılıktan elde edilen gelirin tamamı terör örgütünün kasasına giriyor. Kaçakçılar kazandıkları parayı sigara firmalarıyla bölüşüyor. Bu işler tütün endüstrisinin bilgisi dahilinde işliyor.
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder
YORUMLARA LİNK EKLENMESİ TEHLİKELİ VE YASAKTIR