O fark yaratan bir esnaf, kendi özel kolonyalarını üretiyor ve uzun yıllardır bu mesleği icra ediyor.
Tarihi Arasta Çarşı'ndaki dükkanında özel kolonyalar üreten evli ve 2 çocuk babası Ahmet Gümüşbulut, meslekte 41 yılı geride bıraktı. Gümüşbulut, 60 olan özel kolonya çeşidini önce 75'e, daha sonra 100'e çıkarmayı hedeflediğini açıkladı. Kimsenin kötü kokuyu sevemeyeceğini belirten Gümüşbulut, bu işe ilkokul yıllarında, teyzesinin eşinin yanında çıraklıkla başladığını anlattı. Ustasının, kolonya üretim sırlarını kendisine anlatmadığını belirten Ahmet Gümüşbulut, eniştesi ölünce dükkanını devraldığını kaydetti. İmal ettiği kolonyaların içinde en ünlüsünün 'Feriştah' olduğunu söyleyen Gümüşbulut, ürünün hikayesini şöyle anlattı:
"30 yıl önce, 'Feriştah' isimli bir teyze geldi, 'Ahmet, bana pirinci, bulguru, salçayı, elmayı karıştır ve bir kolonya yap' dedi. Bunun olmayacağını söyledim. O da bana, 'Bahattin amcan beni tütün tarlasında bu kokularla tavladı' dedi. Ben yaptım, aldı gitti. Baktım iyi, 5 litre yaptım piyasaya sürdük ve 1 ayda tükendi. Daha sonra patentini aldık."
Mesleğindeki sırrın önemine değinen Gümüşbulut, 60 tescilli markası olduğunu vurgulayarak, şöyle konuştu:
"Kimse formülünü çırağına ve eşine dahi söylemez. Eniştem öldükten bir ay sonra formül bilmediğim için çok zorlandım. Esanslar, Fransa'dan geliyordu, bazı Musevilere 'Kolonya nasıl yapılıyor, öğretir misiniz' diye sordum. Bana ayran tarifini verdiler. Öyle bir şey olmadığını işin içine girince öğrendim. İmal ettiğimiz ürün, Sağlık Bakanlığı'nın izni olmadan piyasaya sürülmüyor. Şu anda 60 tescilli markam var. Her türlü kolonya var. O kolonyaları birbiriyle karıştırıp sonsuz koku üretebiliriz. Karaktere göre koku veririm. Narin bir kadına ona göre koku veririm, gergin bir insanı sakinleşsin diye koku veririm. İnsanların özelliklerine ve ne işle uğraştıklarına göre kokular öneririm."
Kendi keşfi tabi, sırrını vermemesi normal ama ölürken vasiyet edebilir. Babadan oğula geçer ve devam eder. Yoksa unutulup gidebilir bu güzel özellik.
YanıtlaSilHelal olsun valla. 👏👏
YanıtlaSilÇok ilginç gerçekten 😊
YanıtlaSilNe varsa bu ülkenin esnafında, ticaret erbabında var. Ancak ne yazık ki biz onlara sırt çevirdik. Desteği bıraktık. Ekonomik açıdan ayakta kalabilmek için yeniden birbirimizden alışveriş yapmaya başlamalıyız. Büyük marka tutkusundan kaçınmalıyız!
YanıtlaSildahi bir zeka ,güldüm
YanıtlaSilİşte bu kurumsallaşamama ve bilgiyi kendine saklama yüzünden ülkemizde markalaşma olmuyor. İşi bilenler vefat edince işin nasıl devam edeceği bilinmiyor, stratejik planlaması yapılmıyor. Umarım bu formülleri saklar, kayda geçirir kendisi de, ileride bu gelenek markalaşarak devam eder. Sıra dışı bir örnek gerçekten.
YanıtlaSilEvet ülkemiz bilgi ve para saklamayı o kadar çok seviyor ki, mezara gittiğini bir türlü anlayamadı. Yorumunuz için teşekkürler
SilHarika . Bana da bir koku yapmasını isterdim
YanıtlaSilKarakterlere göre koku belirleyip, satmak gayet güzel bir iş gibi görünüyor. Herkesin ilgisini çeker. Şahsen ben bana özel bir koku çok isterim. Herkes de aynı şeyi düşünür galiba. :)
YanıtlaSilBu yorum bir blog yöneticisi tarafından silindi.
Silİsimsiz yorumlarınızı kimse dikkate almaz, varsa bir kimliğiniz ortaya koyar ondan sonra gerekli konuları tartışırsınız. Kimsenin ne yaptığı sizi ilgilendirmeyeceği gibi asla hakarete varan görüşler sunamazsınız o yüzden sizin yorumunuzu sildim.
SilFeriştah Teyze'nin hikayesi hoşmuş; pirinç, bulgur, salça ve elma kokusuyla kalbi çalınan naif Feriştah :) Yalnız Ahmet Gümüşbulut da eniştesi gibi formülü vermeden göçüp giderse, onca emeğe yazık olur...
YanıtlaSilMuhtemelen öyle olacak kimseye söylemeden göçüp gider
SilKoku, parmak izi gibi herkesin kendine has ve bence en özel duyu. Ruh hali ve karaktere uygun koku tasarlamaksa müthiş ;)
YanıtlaSilAhmet bey güzel yerden yakalamış insanları :)
Silİşin erbabı olmak ne güzel
YanıtlaSilEvet öyle olunca farkını da ortaya koyabiliyorsun
Silişin erbabı olmak isterdim. Ama şu sır vermeme işi biraz garip geldi
YanıtlaSilAlalade işlerde bile bu sır vermeme olayı var maalesef
Sil